26 Mart 2014 Çarşamba

Bir haftaya üç şovlu milonga sığdırdık, şaşırmayınız...:-)

Haftanın ilk milongasını Çarşamba Günü, Porteno'da yakaladık. Gökhan'ın Dj olduğu gecede, harika dansların, leziz sohbetlerin ve keyifli anların içine daldık yine. İsabel, Evrim ve Aron'la Pugliese masamızda şenlenirken, Mehmet Sinan'la, Hakkı'yla, Ralph'le ve bir çok harika milongueroyla paylaştığımız güzel tandalarımızın keyfini sürdük. Gecenin ortasında da, Ali Alper Özdemir ve Setenay Ersoy çiftinin gösterilerini keyifle izledik. Bu bir kaç parçalık şov sürecinin ardından gece devam etti ve sona vardığımızda da harika bir şarap dostu arkadaşımla, üzümsel yolculuklarıma devam ettim gece boyunca, en eşsiz manzaralarla..Ne harika! :-)
Perşembe Günü, Point milongasında aldım soluğu. Yine çok güzeldi, yine çok lezizdi. Milonganın geç başlaması etkilememiş görünse de başta beni-normalde hep sevinirim geç başlıyor diye bu arada-, gecenin sonunu alamadan, gözlerimden uyku aka aka evime koştum. Tabii öncesinde yine harika danslar, Celil'le, Ferhat'la, Giuseppe'yle, Hüseyin'le, Aziz Abi'yle, Görkem'le, Ralph'le ve bir çok dostla sürdü de sürdü. Point milongası benim için Perşembe günleri kaçmaz bir keyif sunar, o yüzden yorgunluktan bitsem bile koşarak gidiyorum. Şaşmaz!
Cuma Günü bu kez çılgın bir aksiyon alıp, tango hayatımda bir ilki yaşadım. İstanbul sınırları içinde en uzak milonga olan Büyük Çekmece Pelikan Otel milongasına gittim. Elbette, bu kararımda etkileri olan Evrim, Ralph, Hakkı ve Fümerel faktörler bütünü vardı. Nasıl oldu bilmiyorum ama kandım ve kendimi orada buldum. İyi ki de gitmişim çünkü harika bir gece yaşadık hep birlikte. Cem Abi'yle de keyifli bir araba yolculuğu, müzik dinletisi eşliğinde milongaya hazırlanmıştık zaten. Otel'e vardığımızda, Fümerel'in getirdiği Bulgaristan şarabıyla yıkanarak harika danslara uzandık yine. Doping olunca raksların sonu olmuyor...:-)
 Yine Hakkı, Mehmet Sinan, Ali Alper, Gökhan, Erdem tüm tandalarla uçmama, kopmama, süzülmeme yardım ettiler. Her dans müthişti, her an keyifliydi. Dostlarla her an güzel, leziz! :-)
 Gece sonunda da, Ralph, Evrim, Gökhan ve İsabel'le  yine uzun bir yolculuk yaparak Ortaköy semalarıma uzandım.Onlar da Çınaraltı'nda günü ağırttılar sanırım..
Cumartesi Günü, önce sevgili Dj arkadaşım Murat Mengi'yle harika bir yemek olayına girdik, sohbet cennetim Zencefil'de. Sonrasında ben Martı Otel milongasına geçtim, o da Djlik yapacağı 333 milongasına. Sözüm ona güyya oraya da gidecektim ama pilim bittigi için gidemedim tabii. Ah gençlik ah...Eskiden bir kaç milonga dolaştığımdan, 'milonga pass' kartı olsun diye önerim olmuştu organizatörlere. Kimse sıcak bakmamıştı tabii bu fikrime. Olsun bizde fikir çok, duygu da çok...;-)
Martı Elegante milongası, yine harikaydı diyebilirim. Muhteşem bir ambiyans, hoş bir dansçı kitlesi, harika tandalar ve keyifli bir şov seremonisi beni karşıladı, tuttu ve bırakmadı. Onur Gümrükçü ve Özge Çolak çiftini ilk kez partner olarak izlemenin keyfini yaşadım. Fikrimce, harika bir karar olmuş partner olarak çalışmaları. Çok umut vaad ettiklerini düşünüyorum ve harika şovlar hazırlayacaklarından eminim. Gece boyunca güzel tandalarıyla beğenimi kazanan  Dj arkadaşımız Murat Selçuk'u da ilk kez dinlemenin keyfine vardım.
Yine milonga süresi boyunca-genelde bu süre bana yetmez ya..:-)- müthiş dansları, süper milonguerolarla paylaştım. Güzel sohbetleri, Sergülen Abla'yla, Canan'la, Anette'le, az biraz Cem Abi'yle, Aziz Abi'yle, Erdem'le, Müge'yle; dans kritiklerimi de Onur ve Özge'yle paylaştım. Bana göre muhteşem geçen geceden evime yol aldığımda hazdan, mutluluktan dört köşeydim.Yalnız yolu uzatmak isteyen 'alçak'  taksi şöförüne kızdım ama sonucu huzurlu tamamladım. Şükür!
Pazar Günü, Ponte milongasına uzandım. Dj koltuğunda Ramo Go Go ekibinin harika tandalarıyla- Mercedes Simone tandasında da uçtum-muhteşem masamızda-12 kişi; Özden, Elmira, Bülent, Yeşim, Mira, Hakkı, Fümerel, Aysun, Cem Abi, Ceren, Ahmet vardı-tatlı sohbetlerle dolu, keyifli danslara uzandım. Oranın yetenekli ve genç milonguerolarından Mehmet Cemal Bayraktar'la başladığım 4 tandalık serüven, Hakkı'yla, Ahmet'le, Eray'la, Ferhat'la ve bir iki yabancı milongueroyla devam etti.
Gecenin ortasında bu kez, 'Connection Gurum' lakaplı, duygu yüklü ve tutkulu dansıyla göze çarpan Gökçe Ceren Haznedar ile, yetkin dans tecrübesini adımlarıyla vurgulayan ve egodan arınmış stiliyle hoş bir lezzet sunan Ahmet Koral çifti vardı. Zarif ve müzik yüklü dansları, izleyen herkesin beğenisini kazanmış olmalı ki, 4. parça için de bis alarak performanslarının sonuna ulaştılar. Harikalardı! Ayşe Tünsoy Hm, muhteşem evsahipliği ve zarif kişiliğiyle hepimizin enerjisini yükselttiği gibi, tangonun gelişimine verdiği katkı ve destekle de hepimizi sevindirdi diyebilirim. İyi ki  bu denli özel ve değerli şahsiyetler var tango camiamızda çünkü  yıllardır benim şahsen çok keyifle gittiğim başta Litera'da olan-ki bu mekana da hayrandım-, şimdinin Ponte'sinde süregelen, harika peynir tabağı, muhteşem manzarası ve şık ambiyansı ve dekorasyonuyla huzur bulduğumuz milongaları sürdürüyorlar. Yaz geldiğinde, o mekanın ambiyansının ve manzarasının eşi benzeri olmuyor. Tek kelimeyle büyüleyici bir doku, nefes kesici bir manzara ve  tuvaletlerindeki egzantrik stil ve yine muhteşem manzarasıyla dünyada eşi benzeri az mekanlardan biri olma niteliğinde. Harika İstanbul şehrinin, harika bir mekanı işte!
Dolayısıyla bol üzüm sulu, peynirli, keyifli sohbetli harika bir gecenin ardından evime doğru yollandım.Erken uyuyayım ve dinlenmiş bir şekilde yeni haftayı kucaklayayım diye. Nitekim öyle de başladım. Harika bir haftaya, tüm duygu yüklü anları doldurup, yine 'sıradaşı' deneyimlerle ve lezzetlerle başladım diyebilirim.
Bu hafta da, tüm aşk dolu,  ışıltı yüklü, tutku pırıltılı, huzur tınılı, sevinç kokulu  milongalarda ve tatlı sohbetlerle dolu tüm eşsiz gecelerde ve gündüzlerde görüşmek dileğiyle dostlarım. Bu harika haftanın, tüm eşsiz pırıltıları, olağanüstü tınıları olalım, olmaz mı...:-)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder