2 Ocak 2018 Salı

Zaman akan bir nehir gibi sonsuzluğa doğru ilerlerken, yaşamlarımızda bizi biz yapan deneyimler birer birer benliğimize geçer, bize en mühim vurgularını ve izlerini taşırlar. Yaşarız, öğreniriz, gelişiriz, büyürüz. Yaşamdaki algı yolculuğumuz her bir seçimi, deneyimi bize böylece sunar!

Bugün güneşli bir hava hakimdi İstanbul'da. Yılın ilk günü ışıl ışıl parlayan güneşiyle 2018'in başlayan neşesi gibi oldu benim için. Günü akşama bağlayan süre, böyle bir kış gününde haliyle hızla geçti. Aynı geçtiğimiz yılın da koşar adım bir süratte geçtiği gibi. Ardında enfes bir ay manzarası ile sadece denizin enfes kokusunu bıraktı içimde...

Evet her yıl başka başka hayaller kurar, yeni isteklerimizin, hedeflerimizin gerçekleşmesini dileriz bu gelen yılın motivasyon dolu enerjisiyle nedense...
2018'de, benim dileklerimden biri de,  insanların eksikliğini hissettiği şeylerde bu yıl arzu ettikleri oranda bolluk yaşamaları oldu. Her bir insanın coşkuyla yükselmesi, sevinçten gülümsemesi kadar mutluluk veren şey azdır. Elbette insani yanlarımızı yükselten arzular olursa, onları gönülden dilerim!

Bir süredir yılbaşına dair çeşitli tartışmalar oluyor. Oldukça rahatsız takip ediyorum gündemi ve şaşırarak insanların akla gelebilecek, gelemeyecek her alanda birbirine karışmalarını ve müdahale etme niyetlerini izliyorum. Zaman zaman dayanamayıp tepki gösteriyorum elbette!

Bu kocaman, sınırsız evrende ve büyülü dünyamızda kimsenin kimseye neyi kutlayıp neyi kutlamayacağını, neye inanıp neye inanmayacağını, neler yapıp neler yapmayacağını, nasıl yaşayıp nasıl yaşamayacağını, nerelere gidip nerelere gitmeyeceğini, kimlerle görüşüp kimlerle görüşemeyeceğini, nasıl giyinip nasıl giyinmeyeceğini, neler düşünüp neler düşünemeyeceğini, nasıl hissedip nasıl hissedemeyeceğini, nasıl yazıp nasıl yazamayacağını, hangi hataları yapıp hangilerini yapamayacağını, hangi hedeflere ulaşıp hangilerine ulaşamayacağını, nasıl hayaller kurup hangi hayalleri kuramayacağını söylemeye ve  bunlarla ilgili yaptırım uygulamaya hakkı olamaz! Yaşayacağımız bu yılın ve ardından gelen yılların da özgürlüklerin, özgün düşüncelerin, gerçek duyguların ve öz yaşamların yılları olmasını gönülden diliyorum. Bir de o zaman görün, nasıl dans ediyoruz, ne büyük açılımlar yakalıyoruz, yaşadığımız her alanda nasıl da gelişiyor, yaratıyor ve olgunlaşıyoruz....

Aylardır bir tango etkinliğine katılmadım. Aslında zaman zaman tangodan tanıdığım çoğu tango dostu arkadaşım şaşırırır ve sorar;
Sürekli milongalara giderken, nasıl oldu da bu kadar seyrelttim diye. Sebebi açık;
yaşamdaki renkler öyle büyüleyici ki, tek bir renkte yaşamı geçirmek insana uzun soluklu ve derin bir yükseliş, doyum ve mutluluk yaşatmıyor!
Yine de tangoyu içimde büyülü bir konuma sokan şeylerden biri, o eşsiz bütünlüğü ve uçuşu yaşayabilme özgürlüğümün olması ile bu ortamların içinde, tüm dünya insanlarıyla iletişim kurabilme, dansı, müziği ve kültürel özellikleri paylaşabilme mutluluğunu yakalayabilmemdi. İnternasyonel dil olarak yaşadığımız dil tango olunca, birbirimizi bu kadar farklı dünyalardan olsak bile inanılmaz bir derinlikte ve paylaşımda tüm adımlarımızda hissediyor ve anlıyoruz!

 Uzun zamandır tüm politik etkiler ve huzursuz koşullar dolayısıyla yabancı dansçılar azalınca benim de tangoyu yaşama motivasyonum çok düşmüştü. Çünkü sadece bizim coğrafyanın insanlarının oluşturduğu tango dünyası - dansçılar ne kadar harika olurlarsa olsunlar - dar, küçük ve sınırlı. Ortamları genişletebilmemiz, rahat akan bir danssal, paylaşımsal zenginlik oluşturabilmemiz için farklı kültürlerden, renklerden insanlara ihtiyacımız var. Bunun için de dünyada barışın hakim olması şart! 

Diliyorum barış dolu bir gelecek hakim olur da, ruhumuzda sadece müziğin tınılarının çınladığı ve gerçek coşkusal uçuşların yaşandığı dans deneyimlerini yakın gelecekte de doyasıya yaşarız! 
Bu anlamda Sultans of Istanbul festivali benim için yılın başlangıcı oldu. Bu organizasyonda emeği geçen her bir kişiye içten sevgilerimi ve teşekkürlerimi sunuyorum. Gerçekten harikaydı her şey!

 İlk Gün, Çarşamba açılış gecesinde Deniz Müzesi'nde Dj ekibi Tango Beat Busters'ın hoş tandalarıyla, farklı tınılar da sunan seçkileriyle tango dansına ve müziğine biraz yaklaşma ve ısınma adımlarını hissettim içimde. Malum az biraz ara verince bile, insan ortamlardan biraz soyutlanmış gibi hissedebiliyor ve doğanın engin nefesine çok alıştıysanız da biraz yabanileşebiliyorsunuz. Doğanın engin cömertliğinin çocuklarıyız her birimiz! :)

Salon benim aklımda canlandırdığım alan gibi geniş olmasa da, festivalde yabancı dansçıları ve eski arkadaşları görmek beni mutlu etti. Biraz dans ettim, biraz izledim, biraz dinledim ve ısınma turlarını geçirdim. 

Perşembe Günü, Dedeman Otel'de  harika bir gece yaşadım. Dj Ralph Nasi'nin gerçekten çok beğendiğim müzik seçkisiyle yerli, yabancı dansçılarla dans etmekten çok keyif aldım. 
Performansı yapan çiftlerden ilki Selçuk ve Müge çifti  oldu. O kadar güzel bir enerjileri var ki, coşkularını, enerji yüklü performanslarını keyifle izledim. Akrobatik figürlerini de güzel bir lezzet içinde sergilediler. Performansları teknik olarak  yorumlamak, bu alanda ihtisas yapan insanlara düşer, yani  benim dansçılarla ilgili yorumlarım tamamiyle bireysel bakış açıma, sosyal dansı  ve tangoyu yaşayışıma ve tangoda hissettiğim duygulara dayanır. Bize hoş gelen şeyler, bizi gülümsetir işte hepsi bu!
İkinci çift Özgür ve Mimi çiftiydi.  Aralarındaki uyumları rahatllıkları ve adımlarındaki güzellik, müziğin akışında ilerleyen kombinasyonları  gösterilerini keyifle izlememi sağladı!  

Cuma Günü yine Gayrettepe Dedeman'daydık. Salonda yoğun bir kalabalık hakimdi. Dj Ala Malisa'nın önceki güne göre sakin bir hissiyatta ilerleyen tandalarıyla yine başka başka dansçılarla tango okyanusuna daldım daldım çıktım. 

Bu arada festival için hazırlanmış, balonlarla, sarı temalarla süslenmiş pisti ve salonu çok beğendiğimi belirtmeliyim. Genişlik rahat bir dans ortamı sağlarken, zemin sorun yaşatmadı. Sadece yılbaşı gecesi muhtemelen çok sayıda dansçının pistte olmasıyla bir  kaç müdahale gerektirdi ama bunlar minik dertler çünkü o gece tüm ritmleriyle, renkleriyle  olağanüstüydü diyebilirim. Sonra geleceğiz o konuya pek tabii... :)

 Performans yapan çiftlerden ilk olarak Ilgın & Murat çiftini izledik. Ilgın sahneye çıktığı anda dikkat kesiliyorsunuz. Dansçı karizması böyle bir şey sanırım. Çok hoş bir kostümü de olması, diğer etki olabilir görsel anlamda da. Mavinin derinliklerine doğru yolculuk edersiniz...
Müziği yansıtan adımlarıyla, figürleriyle gösterilerini sundular.
İkinci çift Emanuel & Carolina çiftiydi. Sakin havada gelişen gösterilerini bir kaç parçayla aktardılar.
Şovların adından, saat dört sularına kadar dans edip, evimin yolunu tuttum. 

Cumartesi Günü IF Beşiktaş salonunda Evrencan Gündüz' ün konserine katıldım. Sonrasında milongaya gidecektim ancak düşündüğüm hesap işlemedi ve muhteşem bir  festival gecesini kaçırdım. Performans yapan iki çiftin de güzel gösterilerinin haberini ve Dj Alper Akgün'ün coşkuyla akan müzik seçkisinin ve gecenin harika atmosferinin haberlerini milongaya katılan çeşitli arkadaşlarımdan edindim. Yani orada olamasam da, neler yaşandı, hissedildi, tadıldı ucundan duyumsayabildim. Çok dost edinmek lazım şu hayatta malum! :)

Konsere gelince, Evrencan Gündüz bana sorarsanız bir dünya starı olacak potansiyelde ve olur da. İnanılmaz bir enerjiye sahip ve uzaylı ekibi dediği tüm müzisyen ekibi de bildiğiniz kafadan kırık. Delirmiş gibilerdi. Bu gencecik yaşta bu denli harika işler yapmaları beni çok sevindirdi. Asım Can Gündüz oğluna çılgın bir müzik bilgisi aktarmış o  anlaşıldı ve yeni çağ gençleri olarak da, çırağın ustayı geçeceği çok net! 

Pazar Günü'ne geldiğimizde Yılbaşı milongası için Dedeman'da yerimi aldım. Öncesinde ise  büyülü bir yeniyıl kutlamasının izleri ruhumda çınlarken ,salona büyük bir mutlulukla girdim ve benim için olağanüstü bir gece yaşadım. Gerçekten çok teşekkür ediyorum. Bu yıl özellikle dans etmek istemiştim çünkü. Yılbaşı kutlamalarına dair  bunca tartışma gündemdeyken,  normalde sakin bir akşam geçirebilme potansiyelim de bulunurken özgürlüklerimizin en anlamlı renklerinden biri olan tangoyu  kutlama için seçmek istedim. Ne de olsa dans aynı zamanda en güzel insan eylemlerinden biridir. Hak ve özgürlüklerimiz adına  da önemli  adımlar bütünüdür, müzikal sıçrayıştır ve ruhsal uçuştur.  Bir yılı pek güzel kutlamanın da coşkusudur. Eh öyle olunca da çatır çatır yaparım kutlamamı dedim!

Nitekim 31 Aralık' ı, 1 Ocak'a bağlayan gece  sihirli geçti benim için. Yerli yabancı bir çok dansçıyla  Dj ekibi Ramo ve Gogo'nun güzel enerjiler sunan, dinamik tandalarında buluşup, bol bol aşkla dans ettim, güzel dostlarımla buluştum,neşeli ritmler yaşadım. Yılbaşı hislerinin yoğunluğunu bir bütünde deneyimledim!

Performans dağılımında  Emilio ve Belu çiftinin gösterileri, ilk olarak Emilio'nun muhteşem adımlarıyla süslü muhteşem solo performansıyla başladı. Olağanüstüydü benim için! 
O adımları hala nasıl attığını düşünüyorum. Diğer parçalarda ise Belu ile olan Arjantin halk dansı havasındaki muhteşem gösterileri beni büyüledi. Gerçekten bayıldım tüm gösterilerine ve chacareraları da malum enfesti! 
Dersleri de  çok etkilidir eminim!
Onların ardından festivalin tüm maestrolarının coşkulu ve  uyum yüklü adımlarla akan gösterilerini izledik. Bir gün öncesinin performansçılarını izleyemediğim için ilk olarak bugün izlemiş olduğum Loukas ve Georgia çifti ile Simone ve Gioia çiftinin gösterilerini de gerçekten harika buldum. Muhteşemlerdi! 
Elbette gecenin tüm performansçıları da harika bir görsel şölen yaşattılar hepimize sağolsunlar!
Bu coşkuyla sabah 5:20'e kadar dans ettim. Artık gözlerimi açamadığım fark edince,salonda uyuyakalıp elaleme rezil olmamak için evime uçtum!

Sadece bu yeniyıl coşkusu için bile teşekkür ederdim ki, benim için harika bir tango yolculuğu festival boyunca yaşanmış oldu. Bu tür festivalleri, maratonları düzenleyen tüm tango dostlarına  sevgilerimi sunmak isterim. Sayelerinde ülkemizde katılma şansı bulabileceğimiz muhteşem etkinlikler yakalıyoruz ve tangonun dünyaya taşınan izlerini sevinçle yakalayabiliyoruz!

Organizasyon boyunca dans ettiğim dansçıların memleket sıralamasına girersem;
İtalya, Norveç, Yunanistan, Yugoslavya, Singapur, Malezya, Arjantin, İsrail, Polonya derim  ve belki hatırlayamadığım ülkelerin insanları ve yurdumun dansçıları ile de bu ortamda buluştum.
Dünya dansçılarını ülkemizde buluşturmak çok güzel gerçekten.
Diliyorum yabancı dansçıların daha da akınına uğradığımız yıllar bütününe erişiriz yakın gelecekte de. Hepimiz tangoyu çok seviyoruz, tango müziğine tutuluyoruz, milongalarında, festivallerinde ve maratonlarında sarılarak buluşuyoruz. Çünkü bu dansı ucundan sevemiyorsunuz. Ya seviyorsunuz, ya sevmiyorsunuz diye düşünüyorum. Müptelallık her tanguera/o nun malum kaderi...

Enerjilerden, uyumdan, bütünlükten bahsetmişken son olarak demek isterim ki;
İnsanlık adına yapılabilecek en büyük eylem ve adım kendi enerji seviyemizi yükseltmektir. Böylece filanca insanlar  ile süregelen harika ya da sıkıntı dolu diyaloglar çok da mühim olmayacak ama kendi kendinizle olan sohbetlerimiz derinleşecek ve çevremize sunduğumuz yanıtlar bambaşka boyutlarıyla gelişecektir.
Aslında bana sorarsanız, insan çevresine yaydığı ışık kadar vardır. Var olmak için gerçek bir ışıkla donanmak ve o aydınlığı, ışıl ışıl bir sevgiye aktararak yaymak gerekir. İçte sevgi olmadan, enerji seviyesini yükseltmek ise olanaksızdır. Dolayısıyla öncelikle o adımdan başlamak gerekir. Ne kadar sevgi içimde barındırabiliyorum diye düşünmeli insan. Yani sevgim,
öfkem, egom, çıkarlarım yanında daha güçlü durabiliyor mu, yoksa onlar varken içimde zerre sevgi kırıntısı kalmıyor mu diye...
Yanıtlar gerçekleri fısıldar kulağımıza ve derler ki;
Her şeyin ötesinde sevgi varsa içinde, zaten enerji seviyen ve yaydığın ışık yükselmiştir dünyalı. Ancak eğer diğer olumsuz duygular ve durumlar hakim olabiliyor ve sevgin yok oluyorsa ruhunda, onu eski gücüyle var etmek için çabalaman gerekir!
Yani azim, ilgi ve emek olmadan insanın gerçek boyutuyla var olabilmesi de mümkün değildir. 

Var olalım, insan olalım ve sarılarak güzel güzel dans edelim dostum seninle! :)



6 yorum:

  1. Yeni yıl bana her zaman yepyeni başlangıçlar hissi vererek hayaller kurmama neden oluyor. Bu da yaşama sevincini katlıyor. Evet dostum, dünyadaki en önemli gerçeklerden biri "sevgi" ve bunu hem kendimize hem evrendeki tüm canlılara duyabilmek...)) Bu güzel paylaşımın için teşekkürler yeni yıl hediyesi gibi oldu...)) Işığı sevgi ile beslerseniz önce gözleriniz iyice kamaşır sonra herşeyi daha net görmeye başlayabilirsiniz...R.D Bu da benden olsun . Sevgiler. Her gün yeni filiz veren umutlarla kal.

    YanıtlaSil
  2. Harikasın Reyhan'cığım çok teşekkürler bu tatlı yorumun için ve gözlerin kamaşıp her şeyin net görünmesi de çok hoş bir ifade. Sevgiyle kal canım!😘🌼

    YanıtlaSil
  3. Sevgili Ebrucum . Sevmek. Daha da ötesi. Tutkuyla sevmek. Bugün gerçek anlamını kaybetmekte olan aslında yegane insan tarafımız olan sevgiyi Tango için öyle güzel anlatmışsın ki ! Aslında iki kişi arasındaki aşk içinde böyle olduğunu düşünüyorum. Umut ,kaçış,savaş. Özgürlüğü özleme. Arayış. Ama damarlarına işlemiş ruhunla bütünleşmiş duyguya büyük bir mutlulukla yenik düşme. Dansta renk ve dünya insanlarını görmek dans etmek benim de en büyük özlemim.Görüyorsun ve gelişmek istiyorsun. Bir taraftan da üzüldüm. Neden mi? Bu kadar duyarlı,insanın ve hayatın içini bu kadar gören ve hisseden bir insan nasıl da kırılgandır aslında. Vizyon genişledi mi aradıkların ve buldukların öylesine zıtlıklarla dolu ki.
    ama yine de sana katılıyorum. Doğru yol bu Işık saçmak. Tünkü tüm insanlar ışığa koşar ve onu karartamaz.
    tango konusundaki derin bilgin ve gözlemlerin muhteşem. Kalemine sağlık.
    Ve sen tüm tangoseverlere daha kolay ulaşabileceğin bir sayfada yazmalısın . Sevgiyle sana mutlu olacağın yıllar diliyorum .

    YanıtlaSil
  4. Oya'cığım bu muhteşem yorumun için ne kadar teşekkür etsem az. Çok değerli benim icin goruslerin vd anlamli noktalara dokunmuşsun. Derinlikli bakış açın içimi açtı, iyi ki varsın canim ve iyi ki tangonun güzelliklerini aynı ortamlarda paylasabildik. 2018 sana tüm dilediğin güzellikleri getirsin dilerim. Yüzün hep gülsün, sevgilerimle...❤

    YanıtlaSil
  5. Tango farkındalık ve varoluşun harmonisini anlamak için eşsiz bir dans. Enerjinin nasıl aktığı ve partner ile senkronize oluşun keyfini tatmak ve ahengin ne büyük bir birliktelik teşkil ettiğini takip etmek tamamen ilahi bir yolculuk gibidir.
    Türkiye de değerli Tango hocalarımız, dansçılarımız bu bilincin yolcuları ve eğitmenleri olarak Dünyada önemli bir yerde olduklarının farkındalar umarım. İşin asıl güzel tarafı değerli organizasyonları gerçekleştiren organizatörlerimizin çabaları takdire şayan işleri ortaya koymaları onur vericidir.
    Bu yıl ki başarı her adımında bir beceri ve yetenek işi gerçekten. Değerli katkıları ile insan ruhlarına verdikleri keyif ve dünya da barışa katkısı yadsınmaz olan, değişik kültür ve enerjilerin harmonisi ile geçen festivali İstanbul’da bize sunmalarıdır. Teşekkürler tüm emeği geçen dostlara ve teşekkürler Ebru hocamın bu etkinlikleri yorumlama ve aktarma çabalarına .

    YanıtlaSil
  6. Mevlut ey ne güzel ifadeler, ne hoş manalarla yazdınız. Çok çok teşekkür ederim paylaştığınız için. Bu denli güzel insanların tango camiamızda olması çok mutluluk verici, iyi ki varsınız ve tüm değerli dostlarımız da iyi ki varlar!
    Hepimiz keyif aldığımız şeyleri paylaşmıyor muyuz ve iyi ki...Sevgiyle, ışıkla, tangoyla kalınız! :)

    YanıtlaSil