13 Ekim 2025 Pazartesi

Tango yapmak ne kadar güzelse tangoya geri dönmek de bir o kadar güzel. Bambaşka enerjilerle duyduğun notaları adımlara dönüştürüyor, sarıldığın insanlarla kendine ait bir ifade alanı oluşturuyorsun. Bir yol almanın yöntemi müzikten ve sarılmaktan geçerse  o yol da insanı bulutlara yükseltir, yıldızlarla birleştirir haliyle... Bunun keyfini yaşamak da  kendini olduğun hallerinle, içsel ritimlerinle ifade etmekle, bunların tamamını ortaya çıkarmakla mümkün oluyor benim kanalımda. Dans etmek çok başka bir mutluluk kaynağı sanırım tango sevenler için ve bu mutluluk hali, enerjisi süreklilik arzusunu da yanı başında getiriyor. İstiyor, dans ediyor ama yetinmiyoruz, lakin bu açlık insanı doyumsuzluğa değil de yetkinliğe, ustalığa, derinliğe, dinginliğe ve ruhsallığa yaklaştırıyor...
Geçtiğimiz hafta Çarşamba günü Taksim'de caz havalarının ardından 333 stüdyosundaki Mirada milongasının sonuna yetiştim. İçeri girer girmez bir Fransız, bir Amerikalı ve bir de yerli milongueroyla   keyifle dans ettim ve tangodan hiç ama hiç uzak kalmamışım gibi hissettim. Tangoya da bu vesileyle çok uzun bir aradan sonra geri dönmüş oldum. Aslında başta biraz şaşkınlık hissetmiş olsam da bunu çabuk atlattım ve yılların içimde kazıdığı tango alevini içimde yeniden yükselttim. 
Perşembe  günü Zeytuna milongasına katıldım. Sıcak atmosferi ve bar havası rahat bir ambiyans yaşattığından katılımcılar kanalında gayet rahat sohbet edilen, rahat dans edilen bir ortam sezinledim. 
Cumartesi Galata Kulesi'nin güzelliğini içime çekip Noa milongasına geçtim ve o kadar hoşuma giden bir ortam yakaladım ki iyi ki gelmişim dedim. Stüdyo çok havadar ve genişti. Tandalar, cortinalar harikaydı. Dansçılar iyiydi, ortamın enerjisi yüksekti, eski arkadaşlarla kucaklaşmak, deneyimli dansçıları izlemek, eski tanıdıklarla selamlaşmak harikaydı. Ettiğim danslar da güzeldi  ve özellikle bir dansım  müzikalite anlamında çok çok tatmin etti beni. Gecenin sonuna vardığımızda ayaklarım acıdı, hatta şişti, bu sebeple kadın tango ayakkabılarının  çok daha konforlu, neredeyse spor ayakkabısı rahatlığında olduğu günleri hayal edip evrene dilekler zinciri olarak yolladım. 😘
Günün sonunda tangonun insana çok iyi gelen bir hobi, ilgi alanı, dünya, ortam olduğunu düşünüyorum. Ne kadar ara verirsen ver, döndüğün an hiç bırakmamışsın gibi ortama, insanların arasına karışabiliyor, rondaların güçlü çekimine kapılabiliyorsun. Bu çok güzel!
İyi ki hayatım tango enerjisini de yaşamama olanak sağlamış zira
bu enerjinin içimdeki ritimleri büyütmesini, renklendirmesini, geliştirmesini ve dönüştürmesini çok seviyorum. Dans gerçekten iyi geliyor, ruhen arındırıyor, bedenimizi canlandırıyor, zihinsel yönden akışa uyumluyor, farklı kültürlerle kaynaştırıyor. Şanslı olduğumuzu ve seçimlerimizle şansımızı anbean  arttırıp hayatı kendi renklerimizle yaşamayı tercih ettiğimizi düşünüyorum.

Hepimize harika ve gönlümüze göre bir hafta diliyorum...

2 Mart 2025 Pazar

Her yaşın, her bilincin, her yaşamın tangosu farklı. Her insanın ihtiyacı, kavuşumu, özlemi farklı. Tango hayatlara dahil olduğu andan itibaren bu dansı, dili, müziği, yaşam stilini benimseyen çoğu insanın hayatı kesinlikle değişmiştir. Bakış açısı, haz alma potansiyeli, sosyalleşme, inzivaya çekilme halleri az ya da çok farklılaşmıştır. Ülkenin ve dünyanın her yerinde sayısız renklilikte, çeşitlilikte milongalar, festivaller, maratonlar, organizasyonlar varken insanın tangoyla sıkılması, mutsuz olması zordur ancak her zaman mutluluğu tavanda olmayabilir de. Çünkü ihtiyaçlar ve arzular her yaşla, algıyla değişebilir. "Eğlence sektörü" olarak bakarsak tangodan daha sıcak, insan içine karışabildiğin, hemen dahil olduğun ve ekonomik olarak da hesaplı ne var bilmiyorum. Lakin yine de tangoyu sadece "eğlence" olarak algılamak bir hayli güç benim için. Tango aslında insanın tüm hayatını kapsayan bir yaşam yolu niteliğinde. Ne kadar sıklıkta yaptığınızın ya da iş olarak mı sosyal olarak mı tercih ettiğinizin de günün sonunda bir önemi kalmıyor. Her durumda hayatınızın odağına yerleşebiliyor. Çünkü tangoya aşık olmadan onu ne sosyal dünyanızda tutkuyla yaşayabilir, ne de iş olarak devam ettirebilirsiniz. Şu anda gördüğümüz çoğu etkinlikte, tangoyu ülke ve dünya kültürüne dahil eden her bir kişide o aşkın izlerini görüyoruz…
Geçen gün vapurda tangodan bir arkadaşı gördüm. Beni bir önceki gün düşündüğünü ve neden milongalarda göremediğini merak ettiğini söyledi. Tam yanıtlayamadım sorusunu biliyor musunuz… Dedim ki başka şeyler giriyor araya onlar öncelik kazanıyor yoksa her zaman gelebilirim ve kalbimde, ruhumda yeri var. Zaten tam olarak hiç kopmuyorsun ki tangodan... İlla herkesin paylaşımlarıyla öyle ya da böyle tangoyu yaşamaya devam ediyorsun... Sosyal medya sağ olsun...😊 Ömrünün yarısından fazlasında tango yapmış bir insan olarak diyebilirim ki şimdiki yaşlarımda hissettiğim, tangoyu biraz daha içsel ve meditatif yaşıyor olmamdır. Bu yüzden insan ne kadar görünür olursa olsun o dansın içinde eriyip görünmemenin ötelerine yolculuk etmeyi, bu büyüyü iliklerine kadar hissetmeyi çok seviyor. Hani zaman zaman sokakta duyarız, görürüz gürültülü insanlar vardır kaçarız, kişisel olarak sessizliğin, ruhun ve ritmin yoğun coşkusuna kapılmayı çok çok seviyorum bugünlerimde... Yine de her an bir milongaya gitme özgürlüğümün olması da paha biçilmez bir duygu. Bu muhteşem bir özgürlük ve lezzet sunuyor hayatıma. O sebeple illa yakında bir yerlerde, milongaların, festivallerin kalbinde görüşürüz...
Tangoya ve bu vesileyle tanıdığım nice güzel, tatlı, acı tüm renklilikteki insana teşekkürlerimle.... 💚

Tango yapmak ne kadar güzelse tangoya geri dönmek de bir o kadar güzel. Bambaşka enerjilerle duyduğun notaları adımlara dönüştürüyor, sarıld...