4 Ocak 2013 Cuma

Haftanın internasyonel milongaları...:-)))

İstanbul milongaları deyince, artık herkesin aklına şu geliyor; dünyanın dört bir köşesinden akın eden  milonguero ve milongueralar..*
 Hele bazı haftalar neredeyse bizimkilerden çok daha fazla sayıda oluyorlar ki, harika bir şey bu!  Farklı farklı teknik, artistik ve sosya- kültürel yapıya sahip insanla, hepimizin ortak tutkusu olan  tango müziği ve dansını, keyifli sohbetimizi paylaşıyoruz. Bu çok motive edici!
Yılın ilk günü- 1 Ocak ki, 31 Aralık, 20 Şubat'tan sonra en sevdiğim günüdür..:-)-Salı Günü'ne denk geldiğinden My House milongasına yollanıyorum. Tabi yılbaşı için La Cumparsita milongasının yorgunluğu üzerimdeyken hala...
Ee kafaya koyduk, 2013 yılı da bolca milongayla ve üzümsuyuyla geçecek; kaçış yok!!
Zaten mekana girişte de, bir yığın birbirinden güzel şarap markaları bana hep gülümser ve her bir şişe "Beni al, ben al! Ben daha güzelim, nadideyim, eşsizim!" der... Birbirleri arasındaki rekabet, dinamiklerini arttırırcasına sanki..Ben de mutlaka göz gezdiriyorum ve zaman zaman sevdiğim şarapları alıyorum buradan..Keyifli oluyor doğrusu!
Müziğin sesini duyup, salonun içine girdiğimde, bir sakinlik dalgası yayılıyor..."Ohh be!" diyorum biraz dinleneceğim..:-)
Çiğdem'in tandaları sürerken insanlar 2' şer 3' er geliyorlar ve sonunda gayet hoş bir kalabalık oluşuyor ve buna çok memnun oluyorum...Çünkü oldukça  keyifli bir kalabalık içinde yer alıyorum.
Tabi Çiğdem'in twist müziğini de çok sevdiğini anlıyorum; cortinalar hep bu coşkuda..*
Yine internasyonel bir masada oturuyorum...Komik bulduğum ve sevdiğim bir arkadaş Anna'yla sohbet edip,  gülüyoruz. Arada ufak dedikodularla eğlenmek gibisi yoktur milongalarda, keyifli olduğu sürece..*
Karşımda hep milongalarda karşılaşıp ilk defa sohbet etme şansı bulduğum Simge ve onun bi Türk ve bir de Arjantinli arkadaşıyla oturuyorum. Ne kadar da 'soft' bir enerjisi olduğundan bahsediyor Simge bu Arjantin'li milongueronun.. Gerçekten de dans ettiğimde, aynı kanıya varıyorum..İsmini klasik unuttuğum bu arkadaş D'Arienzo tandasında kendinden geçiyor..Bunu görmek de ayrı bir keyif veriyor bana...*
 Dans ettiğim milonguerolardan bazıları, Onur -çok yorgunken olsa da-, Yener, Anıl ve İzzet. Buna ek olarak ismini hatırlayamadığım bir çok arkadaşla  da yine keyifli danslar ediyorum. Tabi tam milonga bitmeden önce de, çok iyi bir Dj imiz olan Aykut'la müziğin içine dalıp, tandaların coşkusuyla, danssal bir yolculuğa çıkmak güzel oluyor..Gerçekten keyif maximumlarda...
Son tandadaysa evimin yolunu tutup kendimi dinlenmeye ve ertesi güne prglamaya yönlendiriyorum..
Hafızamdaki milonga anısında ise, hoş manzaralı, geniş bir mekanda keyifle bolca dans edip, bolca gülmek kalıyor...Ve Çarşamba'ya uzanırken ofis sonrası yemek yemek için Aylin ve iki Fransız arkadaşıyla buluşuyoruz..Yansel'in sesi ve iki arkadaşın gitarları ve bongolarıyla Küba'ya uzanan müzikleriyle coşup yine La Paz'a ait harika Şili Merlot'larını yuvarlarken sipariş ettiğimiz çeşit şeşit Latin Amerika yemeklerini de midemize hediye ediyoruz..:) Zaten hiç şikayet ettiğini duymadık zevkten dört köşe olan midemizin bu hediyeler karşısında...Evrenden sana sunulanı alacaksın ne yapalım, diyet kaçınılmaz son olsa da benim için!! :-)))
Tabi yine Yansel'in yorumu ve ses rengine bayılıp kendimizi 333'te Kız Kulesi manzarasının ve tango müziğinin kollarına bırakıyoruz...Bu kez Dj i ilk kez dinliyoruz...Adı Tuğba, İsveç'te -yoksa İsviçre miydi..?? -yaşayan bir Türk olduğun öğreniyorum.. Hazırladığı keyifli tandalarıyla, keyifli danslar ediyorum yine.
Bu kez İzmir'den Yunus da var ve o kadar çok severim ki onunla güzel tandalarda seyahat etmeyi...Tabi, bir çok tandada harika danslar ediyoruz yine!
Ve milonga hınca hınç dolu..Neredeyse yabancı sayısı Türk'ten çok!
 Bir çok yabancı arkadaşla da dans ediyorum snrm-şu an hatırlayamıyorum kimlerdi..milongalarda yaşadığımız için son dönemlerde .:)- tabi ufak bir çapta lead olayına da giriyorum bir yabancı kadınla ve Aylin'le..Boleolarının rahatlığı karşısında çok şaşıyorum Aylin'in, dansçı kimliğinden haberdar olsam da..O kadar soft ve esnek ki, harika..
Murat bu kez milongayı uzatıyor çünkü kimse evine gitmiyor...Buna tango dilinde 'Milonguera(o) manevi baskısı' deniyor..."Sn ev sahibi öyle keyifle dans ediyoruz ki, kıyma bize, acı bize!" tarzından azcık duygu sömürüleri...Ve işe yarıyor  olucak ki, bir kaç tanda daha kapıyoruz günün hediyesi olarak! :-)
Çıkmadan önce Çiğdem ve Sezen'le azcık sohbet ediyoruz ve ayakkabı giyme seramonisine başlıyoruz...Orası da kalabalık, komik! :)) Fransız bir ekip bana Perş Günü için bir  milonga önermemi istiyorlar...Tabi beğeneceklerinden emin olduğum martılara uzandığım diye tarif ettiğim Point'i öneriyorum!
Yabancılar ne görmek ister diye düşünüyorum İstanbul'daki bir milongada..Manzara, iyi müzik ve ambiyans, ferah bir atmosfer, vs..
Tabi espri olsun diye "Je ne vux pas travailler, je ne veux pas dejeuner" parçasının melodisini mırıldanıyorum...Hepimiz gülüyoruz ve taksilere yollanıyoruz..Sezen'i bıraktıktan sonra Ortaköy istikametinde devam ediyorum..Tüm yolculuklarımın başladığı yer olarak düşünürken orayı..**
Ve günümüz Perşembe'ye açılırken berbat bir hava hakim kentimde...Tabi çok motiveyim sormayın!!
Buz gibi soğukta yataktan çıkmak istemezken, ofiste de oturduğum yerden kalkmak istemiyorum tüm gün...Tabi müşterim hizmet bekler..Bekleyedursun!!
Neyse, sonra kendimi Point'te buluyorum..Bu kez erken gidiyorum oraya; Solera'ya, Sensus'a ya da herhangi bir yere uğramadığım için...
Bir sis hakim terastan dışarıya baktığımda..Yine Sergülen Abla ile sohbet başlıyor..Ferhat'la süregelen tandalarla gelen açılış dansından sonra, o dansını beğendiğim Fransız arkadaşla da yine tandalarla yolculuğa başlıyorum..Yeni bir dersten çıktığı için dansının geliştiğini söylüyor...Tabi doğrudur!
Yine birbirinden iyi milonguerolarla keyifli danslar geliyor ardından..Oturmaya vakit bile yok!
O kadar da hoş bir kalabalık da var ki ,olmasını istediğim insanlarla dolu...Serçin de harika çalıyor bugün..Onun keyifle dans ettiği Arjantin'e has yerel dansı da izlemek keyif verir bana hep...İnsanların çok keyif aldıkları müzik ve danslar hemen belli oluyor!**
Yine harika bir milonganın ardından eve dönüyorum ve gülümseyen güneşle uyanıyorum..
Şu an, ofiste bunları yazarken akşam gideceğim Tangolic milongasında Sezen'in keyifli tandalarını dinlemek için sabırsızlanıyorum..Tabi öncesinde Yasemin'le buluşup, harika bir sohbeti de paylaşacağım, ne güzel! :,)
İşte haftasonu yolculuğu da burada başlıyor...
Yaşam hep tutkuyla ve bununla dolmakla, an be an coşkuyla yoğrulmakla güzel...:-))

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder