Özgürce dans etmekten daha çok keyif veren bir şey var mı diye düşünüyordum bugün. Hani o dans ettiğimiz kişiyle alınan müzikal haz, ruhsal trans hali tarif edilemez türden bir mutluluk, varoluş yaratıyor gibi hissediyordum. Tek bir tanda içinde bile yaşadığımız tüm duygusal devinimler, müziğin ve uyumun etkisi dahilinde kısacık anları büyülü hislere dönüştürüyor. Bu yüzden tango iyi ki bizlere değmiş, hayatlarımızın akışında yer almış, bizi yaşadığımız tüm yılların içinde anbean büyütmeye devam etmiş.
Dans etmek o denli güzel bir duygu ki, bedenlerimiz sadece müziği ve ruhsal yolculuğumuzu yansıtmak için görünür, belirir oluyor. Bu benim için çok etkileyici bir akış sunuyor. Elbette özlem de bu sevgiyi çoğaltmak için eşsiz bir yöntem. Bu sebeple olacak zaman zaman tangoya ara verip farklı renklere, tatlara yönelmek bana çok iyi gelen bir şey. Her dönüşümde yeniden kavuştuğum sarılışlara, ortamlara, arkadaşlarıma, dostlarıma çok daha büyük bir coşkuyla bağlanıyorum. Bu yüzden hiç ara vermediyseniz bu "çok özlemek" kısmını düşünebilirsiniz diyorum...
Birkaç gün önce Cumhuriyet Bayramı'mızı coşkuyla kutladık. Bu anlamlı günde durmaksızın, yorgunluğuma ve acıyan ayaklarıma aldırmaksızın dans etmek beni gerçekten çok iyi hissettirdi. Müzik o denli ruhuma işledi ki tandaların her birinde tüm enerjimi o ana tamamen teslim ettim. Bu güzel tandalar ve muhteşem cortinalar için çok teşekkür ederim Dj Volkan Tanyeli.
Elbette Kanyon'un yarı açık, yarı kapalı atmosferini biz tangoseverlere açan Güralp Diner'e bu güzel organizasyonu ve tüm emeği için teşekkür ederim. Kanyon'daki milongalar hep devam etsin diliyorum.
Tanıdığım, tanımadığım çok sayıda dans tutkunuyla bir araya gelmenin, sevgiyle dans etmenin güzelliği bir yana "Müzikalitenin Devleri" diyebileceğim, çalışmalarıyla Türkiye tangosunun çıtasını her daim yükseltmeyi başaran Eşref Tekinalp, Vanessa Gauch çiftine bu güzel dans ziyafetleri için de tebriklerimi sunarım.
Gecenin sonuna kadar hiç düşmeyen bir enerjide dans etmek unutulmaz bir "milonga hazzı" olarak hafızama kazındı.
Dün gece de Zeytuna'nın yaş günü milongasına şöyle biraz kıvrılayım dedim. Dj Okan Sarı'nın hoş tandalarıyla yerli, yabancı birçok dansçıyla güzel dans deneyimlerim oldu. Tam pistin içinde harika bir koltuk da buldum. Gece boyunca orada kamp halindeydim... Ne sohbet, ne bar, sadece dans, müzik ve seyir olunca elbette "La Cumparsita"yı duymadan da eve geçemedim. Sanki bundan önce gitmek tango ruhuna aykırıymış gibi...:)
Dün gece, çok derin bir hazzın içindeyken bir an içimden dedim ki;
"Bunca zaman dans etmeden nasıl yaşadın Ebru?"
Sonra da akabinde sanki zaman hiç geçmemiş gibi hissettim.
İşte sadece bu duygu için bile dünyaları dolaşmaya değer!
Sevdiğiniz her ne ise onu yapmaktan, yaşamaktan asla vazgeçmeyin dostlarım!
Sevgiyle, dansla, aşkla kalınız...
Not: Belki bugün yine ruhumuza bir kuş değer ve milongaların içinde bir yerlerde karşılaşırız kim bilir...😉